Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, hem balıkçılık sektörünün
gelişmesi hem de 79 milyonun deniz ürünleri tüketim alışkanlığının
artması için çalıştıklarını belirterek "Balıkçılarımızın, balıkçılık
sektörümüzün ne sorunu varsa bu sorunları çözmek boynumuzun borcu" dedi.
Bakan Çelik, Rumeli Feneri Balıkçı Barınağında düzenlenen "2016-2017 Su Ürünleri Av Sezonu"nun açılışına katıldı.
Çelik,
açılış töreninde yaptığı konuşmada, balık sezonunun açılacağını ifade
ederek, balıkçıların gayretiyle yaklaşık 700 bin ton civarında deniz
ürününün elde edildiğini ve 80 ülkeye 700 milyon dolar civarında ihracat
gerçekleştirildiğini söyledi.
Balık ve balıkçının ayrılmaz bir ikili olduğunu aktaran Çelik, şunları kaydetti:
"Denizlerimizi
hoyratça kullanmamalıyız. Karayı hoyratça kullanırsanız denizden de
verim alamazsınız. Aynı şekilde denizi hoyratça kullanırsanız karadan
verim alamazsınız. Balıkçılarımızın, balıkçılık sektörümüzün ne sorunu
varsa bu sorunları çözmek boynumuzun borcu. Geldiğimiz günden bu yana
yoğun toplantılar yaptık. Su Ürünleri Kanununu birlikte hazırladık,
Meclise gönderdik, şu son olaylar yaşanmasaydı su ürünleri tasarısı
yasalaşmış olacaktı. Ama tasarı 1 Ekim'den sonra hızlı bir şekilde ele
alınacak ve su ürünleriyle ilgili beklediğiniz yasa yürürlüğe girecek.
Balıkçı barınakları ve KDV ile ilgili sorunların farkındayım. Sorunları
bir masa etrafında toplanıp birlikte çözme iradesine sahip olduğumuzu
özelikle bilmenizi istiyorum. Sorunlarınız bizim sorunlarımızdır. Hem
balıkçılık sektörümüzün gelişmesi hem 79 milyonun deniz ürünleri tüketim
alışkanlığının artması hem de deniz ürünleri üretiminin artması için
çalışıyoruz."
Çelik, deniz ürünlerinin yanında diğer sektörlere
yönelik de çalışmalar sürdürdüklerini ifade ederek, bitkisel üretimde
havza bazlı modele, hayvansal üretimde ise kendi hayvanını kendi
toprağında üreten bir anlayışa geçeceklerini belirtti.
Türkiye'nin
3 tarafının denizlerle çevrili olduğunu ancak dört tarafının da
sorunlarla dolu olduğunu belirten Çelik, ülkenin çok ciddi sorunlarla
karşı karşıya olduğunun herkes tarafından bilinmesi gerektiğini söyledi.
Çelik, bu sorunların önemli bir bölümümün dışarıda olduğunu ve
onlarla nasıl mücadele edileceğinin bilindiğini, ancak içeride yaşanan
sorunların ise bütün milleti derinden üzdüğünü dile getirdi.
"1 dolara haysiyetini satanlar bu milletin geleceğiyle oynadılar"
Bakan
Çelik, dışarıdaki sorunlar yetmiyor gibi 15 Temmuz akşamı Türk
milletine şeytanın bile aklına gelmeyen bir olayın yaşatıldığını
vurgulayarak, şöyle konuştu:
"1 dolara haysiyetini satanlar, bu
milletin geleceğiyle oynadılar. Bu vesileyle dostumuz kim düşmanımız kim
görme imkânı bulduk. Bize 'Kopenhag kriterleri, demokrasi, insan
hakları' diyorlardı. Avrupa'dan dost diye gelenlerin bu söyledikleri
hala kulaklarımızda çınlıyor. Ama gördük ki bunların hepsi laf. 15
Temmuz'dan sonra bunların en büyük kriterlerinin menfaat olduğunu
gördük. Menfaatleri varsa Türkiye'ye bakışları olumlu. Menfaatleri yoksa
bize bakışlarının olumsuz olduğunu gördük. Tabi o bela atlatıldı
milletimizin gayretiyle. Bitti mi? Bitmedi. Şimdi terör örgütleriyle
milletimiz ne yazık ki yine karşı karşıya getirildi. Burada yine
ikiyüzlülüklerini gösteriyorlar. 'Benim teröristim' diyecek kadar alçak
bir davranış içerisindeler. Teröristin benimi olur mu?' Bunu utanmadan
söyleyip, Türkiye'nin karşısında durabiliyorlar. Ancak milletimiz
feraset sahibi ve ordumuz güçlü.
Ordumuzun içine sinmiş alçaklar
ordumuzu zaafa düşürmek için çok büyük bir darbeyle bizi karşı karşıya
bıraktılar. Ancak, bir ay sonra sınır ötesinde örnek alınabilecek bir
harekât ile ülkemizin önündeki tehlikeyi bertaraf eden yine bu aziz
ordumuz, yani bir ay sonra hiç tereddüt etmeden sıkıntıların üzerinden
gelecek adımları atma başarısını gösterdi. Vatanına, milletine,
bayrağına bağlı ordu mensuplarımızın tümüyle gurur duyuyoruz."
"DAEŞ, PKK ve PYD'yi meşrulaştırma aracı"
Türkiye'nin
DAEŞ tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu aktaran Çelik, "Meğer DAEŞ,
dünyada en tehlikeli örgütmüş, Avrupalı ve Amerikalılar böyle söylüyor.
Türk ordusu gitti, sizin aylardır uğraştığınız yerlerde iki gün
içerisinde Cerablus'u temizledi. DAEŞ ile mücadele ediyoruz, ne acıdır
ki ses PKK ve PYD'den geliyor. Yahu siz PKK ve PYD olarak DAEŞ'e karşı
değil misiniz? Temizliyoruz işte niye bağırıyorsunuz? Şu ortaya çıkıyor;
DAEŞ, PKK ve PYD'yi meşrulaştırma aracı. Türk milleti oynanan her türlü
oyunun farkındadır. Onun için bu oyunlara gelmeyeceğiz." ifadesini
kullandı.
Tören sonunda balıkçılar için dua okunmasının ardından
Bakan Çelik ve beraberindeki heyet, denizlerden çıkan ürünleri konu alan
sergiyi ziyaret etti. Daha sonra Bakan Çelik, halka kendi eliyle balık
ekmek dağıttı. Yeni sezonun başlangıcı için düzenlenen kurdele töreni
öncesinde ise kurban kesildi.
Düzenlenen törene Bakan Çelik'in
yanı sıra İstanbul Valisi Vasip Şahin, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir
Topbaş, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile çok sayıda balıkçı
katıldı.