Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Başkanlık Sisteminde rejim değişikliği olmayacağını dile getirerek, "İstikrar olduğu için fitne nüfuz edemez. İstikrarın devam etmesi gerekiyor. Biz rejim değiştirmiyoruz, sistem değişikliği olacak. İstikrarı güçlendirmek için sistemi değiştireceğiz." dedi.
AK Parti Konya İl Teşkilatı'nın il danışma meclisi toplantısı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, AK Parti Konya Milletvekilleri, il ve ilçe başkanları, teşkilat yöneticileri ve belediye başkanlarının katılımıyla Konevi Kültür Merkezinde yapıldı.
Çelik, yaptığı konuşmada medeniyetin son kalesinin Türkiye olduğunu, dış güçlerin bu kaleyi yıkmak için mücadele ettiğini söyledi.
Bu kesimlerin bin yıldır Türkiye'yi yıkmak için uğraştığını belirten Çelik, "Malazgirt'e Alparslan girmeyecek.' dediler, ama Alparslan'ı durduramadılar. İstanbul Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmesin diye engellemeye çalıştılar, ama engelleyemediler. Çanakkale'yi geçemediler, Sakarya'da Mustafa Kemal'e tosladılar. 'Gezi, 17-25 Aralık' dediler. En sonunda 15 Temmuz'da 'Recep Tayyip Erdoğan'a diz çöktüreceğiz.' dediler ama çöktüremediler. Bu millet geçmişte mandacılara, bugün de cuntacılara dünyayı dar etti." diye konuştu.
"Rejim değiştirmiyoruz"
Bakan Çelik, Başkanlık Sisteminde rejim değişikliği olmayacağını dile getirerek, "İstikrar olduğu için fitne nüfuz edemez. İstikrarın devam etmesi gerekiyor. Biz rejim değiştirmiyoruz, sistem değişikliği olacak. İstikrarı güçlendirmek için sistemi değiştireceğiz. Şimdi parlamenter sistemde yasama yürütme iç içe. Ben AK Parti grubundan çıkmış bakanım. Aynı zamanda milletvekiliyim. Bakan olmadığım zaman milletvekili olarak görevime devam ediyorum. Yani bu yürütme görevini yaparken iç içe geçmiş durumdayız. Başkanlık sisteminde böyle değil ki. Bakan dışarıdan atanacak, milletvekili bakanı sorgulayacak hesap soracak. Yani denetim görevi çok daha sağlıklı bir şekilde işleyecek. Daha verimli bir şekilde hem icra hem de denetim konuları gündeme gelmiş olacak" dedi.
"Burası dingonun ahırı mı?
Herkesin kanun önünde eşit olduğu vurgulayan Bakan Çelik, "Bir suç isnat ediliyorsa sana git mahkemeye ifadeni ver. Bu isteniyor senden, yani bu ifadeyi vermekten neden kaçınıyorsun? Suç işleme imtiyazı kimsede var mı? 'Ben suç işleyebilirim kanunlar bana ilişmez' böyle bir şey var mı? Böyle bir imtiyaz olur mu? Böyle bir şey söz konusu değil. Terör örgütü mensubu ve onun uzantısı siyasiler diyorlar ki 'biz yargıyı tanımayız, demokrasiye de inanmıyoruz' ne güzel ya. 'Yargıyı tanımam, demokrasiye inanmam, sırtımı da terör örgütüne dayarım, yetkiyi de milletten alırım, talimatı da dağdan alırım', burası dingonun ahırımı be" diye konuştu.
"Millete olağan hal, devlete olağanüstü hal var"
Bakan Çelik, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)'nün ihaneti ibadet haline getirdiğini ve vatana ihaneti hizmet diye millete takdim ettiklerini, şantaj ile topladıkları paralara da himmet dediklerini söyledi. Darbecilerin foyaları ortaya çıkınca kaçmaya başladıklarını anlatan Çelik, şunları kaydetti:
"Şimdi de ABD'de Gurbet Mezarlığı bulmuşlar. Tam da bu esnada ABD'de abla seçimi kazanacaktı. Abla kazanamadı, Trump kazandı. Bu asil milletin şehit kanlarıyla sulanmış bu toprakları, bu kadar ihanet edenleri kabul etmez. Allah'ın izniyle bu milletin duasıyla ABD toprağı da kabul etmeyecek. Çünkü yaptıkları sıradan bir ihanet değildi. Çok sinsi ve ayrıntılı şekilde programlanmış bir ihanetle milletimizi karşı karşıya bıraktılar. Fransa, tek bir terör olayı ile komaya girdi. Komadan çıkamıyorlar şu anda. Bizde ise birçok kesim atlattığımız tehlikenin henüz farkında değil. Tabi güçlü bir lider ve yönetim var. O yüzden her şey seyrinde devam ediyor. Millete olağan hal, devlete olağanüstü hal var. Biz birileri gibi tarih boyunca komaya giren bir millet olmadık. Şimdi de Allah'ın izni ile dimdik ayaktayız. Bütün şer güçlerine karşı dimdik ayakta olacağız. Ana muhalefet 'Cumhurbaşkanı o gece tatildeydi.' diyor. Bu kadar yanlışlardan sonra Konya'da hala CHP'ye gönül vermiş insan kaldı mı bilmiyorum. Eğer Cumhurbaşkanımız telefonla bağlanmasaydı, siyasetçilerin tümü Zincirlikuyu'da olacaktı. Cumhurbaşkanının tatilde olduğunu söylemek ana muhalefetin görevi olmamalı."
"Dünyada tarım çok daha stratejik noktaya geldi"
Türkiye ve dünyada tarım alanlarının daraldığına işaret eden Çelik, nüfusun arttığını ve iklim değişikliği yaşandığını belirtti.
Yapılan hesaplara göre, 2050 yılına kadar mevcut tarımsal hasılaya yüzde 60 ilave yapılmazsa dünyanın geleceğinin perişan olacağına dikkati çeken Çelik, şöyle konuştu:
"Dünyada 800 milyon aç, 1 milyar da çaresiz, yoksul insan var. 7 milyar insanın 2 milyarı açlık tehlikesiyle iç içe. 2050'de 10 milyar insan olacak. Yüzde 60 tarımsal üretimi artırmamız gerekiyor ki o 10 milyar insan sofrasında ekmek bulabilsin. Eğer bunu yapamazsak savaşların adı 'yiyecek savaşları' olur. 80 ülkede su sorunu, 34 ülkede gıda sorunu var. Dünya ciddi problemlerle karşı karşıya. Onun için tarım çok daha stratejik noktaya geldi. Tarıma destekler artmaya başladı. AB, bütçesinin yüzde 40'ını tarıma ayırmaya başladı. Dünyanın en zengin yüzde 20'si, toplam gıdanın yüzde 76'sını tüketiyor. Gıdaya erişimdeki adaletsizliğe bakın. 62 zenginin serveti, 3,5 milyar insanın servetine eşit. Türkiye olarak bu genel gidişattan ders çıkarmamız gerekiyor. Şu an tarımsal hasılamız 147 milyar lira. Bu yeterli değil. Güzel şeyler yapmışız, ama bundan sonra yeni adımlar, yeni açılımlar yapmak gerekiyor. İşin özü toprak, su, gübre, mazot, tohum ve toplulaştırma. Topraklar problemli ve sıkıntılı. Hastalığın çoğu soframızdaki yiyeceklerden geliyor. O yiyecekler yeterli besini topraktan alamadığı için ve kimyasallarla da desteklendiği için karşımıza hastalıklı bir bünye çıkıyor. Toprağımız bitki için nasıl verimli hale gelir, toprağı suyla nasıl buluşturabiliriz? Bunları halletmeliyiz. Tohumla ilgili sıkıntımız var, onları da çözmek için çalışıyoruz."
Çelik, çiftçiye verilen mazot desteğine değinirken de bu konunun uzun yıllar konuşulduğunu belirtti. Çelik, "Bu sorunu çözmek için hangi ürüne ne kadar mazot kullanıldığını tespit ettik. Mazotu çiftçimiz için yüzde 50 ucuzlattık. Hibe desteklerimiz de var. Çiftçi tarımın, tarım ise yarının teminatıdır." diye konuştu.
"Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları başkanlık sistemiyle bertaraf ederiz"
Toplantıda konuşan AK Parti İl Başkanı Musa Arat ise, ülke ve İslam ümmetinin hayrına olacağını düşündükleri değişim ile karşı karşıya olduklarını söyledi. İl Başkanı Arat, "Biz inanıyoruz ki 14 yıllık AK Parti iktidarının tacı başkanlık sistemine geçiş olacak. Bu zamana kadar da üzerimizde hep yazılıp çizilen, üzerimizde oynanmaya çalışılan tüm oyunları inşallah başkanlık sistemiyle bertaraf ederiz" dedi.
Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tahir Akyürek de, yeni seçimlere hazır olduklarını belirtti. Akyürek, "Üst üste yaşadığımız seçimler teşkilatımızı yormamış yeni şartlara, yeni mücadelelere, yeni seçimlere hazır durumdayız. Yüzde 50'lerle başlayan, yüzde 60'larla yüzde 70'lerle devam eden tren bundan sonra sandık konulduğunda inşallah yüzde 80'leri bulacak" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Ahmet Sorgun da konuşmasında, Başkanlık Sistemini hayata geçirecek olanların kendileri olduğunu söyleyerek, "Evet referandumu halk ile yapacağız ama motor burası. Ben inanıyorum ki bu konuda en hazırlıklı teşkilatlardan ve illerden bir tanesi Konya. Bunu birebir aynel yakin, ilmel yakin, hakkel yakin biliyorum. Ben size inanıyorum güveniyorum. Bu teşkilatlar bu güne kadar liderini asla mahcup etmedi. Lideri de bu teşkilatları hiç mahcup etmedi" şeklinde konuştu.