T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

Bakan Eker: Meyvecilikte yaşanan don olayını inceliyoruz

Yayın Tarihi : 3.04.2014
​Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, geçtiğimiz günlerde meyvecilikte yaşanan don olayıyla ilgili hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “Çiftçilerimizin yarasını sarmaya dönük neler yapabileceğimizi alternatiflerle birlikte inceleyeceğiz. Konuyu da Bakanlar Kurulu'na götürüp arkadaşlarımızla orada konuşacağız. Olabilecek yardımları elimizden gelecek ne varsa şartlara göre, duruma göre onları da değerlendireceğiz" dedi.

Bakan Eker, Malatya'nın Akçadağ ilçesindeki Sultansuyu Tarım İşletmesi'nde incelemelerde bulundu. İşletmeyi gezen Bakan Eker, saf kan Arap atlarını havuçla besledi, yerleşkedeki kayısı ağaçlarında don hasarı incelemesi yaptı. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Eker, Sultansuyu Tarım İşletmesi'nin Türkiye'nin at yetiştiriciliğindeki en önemli kurumlarından birisi olduğunu söyledi.

Sultansuyu Tarım İşletmesi’nin bir marka olduğunu belirten Bakan Eker, şöyle devam etti: "Burası, Sultan Abdülaziz döneminden beri saf kan Arap atı yetiştiriciliğinin en önemli müesseselerinden birisi. Hala burada 400 civarında saf kan Arap atı var, 120 tane kısrak var. Yeni taylar doğuruyor. Burası Karacabey ve Mahmudiye ile birlikte bütün Arap atlarımızın yetiştiği bir merkez. Bizim Sultansuyu'na yeni fonksiyonlar kazandıracak bir projemiz var. At sevgisinin geliştirilmesi, atlı sporların geliştirilmesi ve bunun sevdirilmesi özellikle dünyada da revaçta olan hipoterapi değimiz, atla, hem otistik çocukların tedavisi, hem diğer benzeri fonksiyonlarla birlikte buranın bir merkeze dönüştürülmesini arzu ediyoruz. Sultansuyu bizim için değerli bir üretim merkezi ve bunun başka bir amaçla kullanılması düşünülemez. Zaman zaman birtakım dedikodular söyleniyor. Bunların hiçbirisinin aslı astarı yok. Hakikati yok. Sultansuyu, Malatya'nın bir markası ve marka olarak kalmaya ve gelişmeye devam edecek. Muhalefetin burasının özelleştirileceği yönünde sözleri vardı. Onlar tamamen ya hayal mahsulü, ya da öyle olmasını istiyor diye söylüyordur."

Sultansuyu Tarım İşletmesi'nin Türkiye'deki 3 önemli at yetiştirme merkezinden birisi olduğunu belirten Bakan Eker, "Atçılığa hizmet ediyor ve biz burada atçılığı daha fonksiyonel, daha çok ilave birtakım hizmetler üretecek şekle dönüştürmenin peşindeyiz. Onun şu anda projelerini yapıyoruz" diye konuştu.

Bakan Eker, Türkiye'nin Arap atı yetiştiriciliğinde dünyanın en büyük ülkesi olduğunu dile getirerek, "Biz de bu mirasın da bu değerin da farkındayız, bu hazinenin de farkındayız. Ve onu ihtimamla, özenle, dikkatle koruyoruz. Bu kendi tarihimize, bu kendi kültürümüze, kendi gerçekten değerlerimize bakış açımızın aynı zamanda ifadesidir" ifadesini kullandı.

“Hasar tespit çalışmalarımız sürüyor”

Bir gazetecinin kayısıdaki don nedeniyle üreticilere bir desteğin söz konusu olup olmayacağını sorması üzerine Bakan Eker, 29-30-31 Mart tarihlerinde bir don yaşandığını anımsatarak, "Bu don Türkiye'nin bazı bölgelerini etkiledi ama Malatya'da kayısı üretimini görüldüğü kadarıyla ciddi şekilde etkilemiş durumda" dedi. Hasar tespit çalışmalarının sürdüğünü aktaran Bakan Eker, şöyle konuştu:

"Don sigorta kapsamında, çiçeklenme de içinde ve yüzde 75 de sigorta desteği ödüyoruz. Hibe destek olarak ama buna rağmen Malatya'da bir ÇKS kayıtlarına göre yüzde 45 oranında bir sigorta oranı var. Tabii bu yaklaşık yarısı. Geri kalan yarısı maalesef bütün ikazlarımıza rağmen ve bütün yüksek desteklere rağmen sigorta yaptırmamış ama işte bu da hem milli ekonomimiz açısından, hem kuşkusuz üreticilerimizin mağdur olması açısından çok önemli. Biz böyle bir tablo oluşmasını tabii üzüntüyle karşılıyoruz. Hasar tespiti yapıldıktan sonra burada çiftçilerimizin yarasını sarmaya dönük neler yapabileceğimizi alternatiflerle birlikte inceleyeceğiz. Konuyu da Bakanlar Kurulu'na götürüp arkadaşlarımızla orada konuşacağız. Olabilecek yardımları elimizden gelecek ne varsa şartlara göre, duruma göre onları da değerlendireceğiz."

Bakan Eker, Malatya'nın kayısıdaki don nedeniyle afet kapsamına alınıp alınmayacağının sorulması üzerine, "Afet kavramı çok farklı bir şey. Çok ayrı bir şey. Bir yeri afet ilan ettiğiniz zaman orada yaşam yok demektir. Öyle kavramları dikkatli kullanmak lazım. Öyle bir şey söz konusu değil çok şükür. Sadece meyvecilikte, ağaçlarda don, olabilen bir problem. Don vurmuş ve kayısı ağaçları zarar görmüş. Bu tabii üretimi etkileyecek. Biz de bunun boyutuna göre hasarı tespit edip gereği neyse ona göre elimizden geleni yapacağız" dedi.

Fındıkta ve diğer meyvelerdeki don hasarıyla ilgili çalışmalarının sorulması üzerine, Bakan Eker, şunları kaydetti:

"Onlar için de aynı şey söz konusu. Şu anda orada da tespitler yapılıyor. Karadeniz Bölgesi'nde, fındık ağaçlarında da benzer bir durum söz konusu. Orada da şu anda hasar tespit çalışmaları yapılıyor. Diğer bölgelerde başka meyveler için kuşkusuz olabiliyor. Türkiye'nin genelinde, mesela Akdeniz Bölgesi'nde Çukurova, Mersin, Adana bölgesinde de geçtiğimiz hafta, yine yer yer doğal olaylara bağlı olarak don, fırtına gibi o tür problemler oldu. Bunların hepsi şu anda inceleniyor. Hepsinin hasar tespitleri, bölgelere göre, ürünlere göre uzmanlarımız onları inceliyor. Önce bir hasarın boyutunu bilmemiz, değerlendirmemiz, ölçmemiz lazım. Ondan sonra da bu hasarların durumuna göre hem yasalar çerçevesinde, hem diğer boyutlarıyla bir ayrıntılı değerlendirme yapıp, gereği neyse ona göre uygun tedbirleri alacağız. Adımları atacağız."

“Meyvecilikte çiçeklenme dönemini de sigorta kapsamına aldık”

Bakan Eker, şöyle konuştu: "Meyve bahçesi sahibi, bahçesini 100 liraya sigortalıyorsa 50 lirasını biz zaten kendisine veriyoruz. Artı çiçeklenme dönemi en başta sigorta kapsamında değildi. Biz sonra çiçeklenme dönemini de kapsama aldık ama çiçeklenme dönemini kapsama alınca bunun yükünü üretici çekmesin diye oradaki destek oranını yüzde 50'den yüzde 75'e çıkardık. Yani bu şu demektir. Üreticilerimize de sesleniyorum. Rica ediyorum. 100 lira bahçesini sigortalatacaksa 75 lirasını zaten biz hükümet olarak, bakanlık olarak destek olarak biz kendisine veriyoruz. 25 lirasını da o verirse o zaman tamamını, bütün hasarın tamamı sigortalanmış olur. Bunu anlatamadık maalesef. Bu konuda vatandaşlarımız yüzde 45'te kaldı. Bu da tabii bizi üzüyor. Ondan sonra da kardeşlerimiz haklı olarak don olduğunda da yani işte 'biz mağdur olduk' diyorlar. Bunu da bilmemiz lazım. Bu kadar büyük bir imkan var. Böyle bir afetle, Allah göstermesin bir daha karşı karşıya kaldığımızda da o zaman hazinenin yükü de artmaz. Vatandaşımız da hasarını sigortadan karşılamış olur."

Sultansuyu Tarım İşletmesine 20 milyon lira yatırım yaptık

Bakan Eker, daha sonra İşletmedeki Progen Test Laboratuvarı'nı da gezdi. Laboratuvarın geçen sene hizmete açıldığını belirten Bakan Eker, burada ıslah çalışmalarına dönük tohum geliştirildiğini söyledi.

Bakan Eker, "Bu nedenle hem özel sektör hem kamuya yarar sağlayacak çok önemli bir merkez. Sadece bu merkeze 6 milyon lira yatırım yaptık. Toplamda Sultansuyu Tarım İşletmesi'ne 20 milyon lira yatırım yaptık. 'Sultansuyu Tarım İşletmesi'ni nasıl daha fazla geliştiririz, Hem TİGEM'in, hem Türk çiftçisinin hizmetinde daha nasıl yararlanırız' diye sürekli projeler yapıyoruz" dedi.