T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

Bakan Eker, “Kürtçe Habercilikte Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı"na katıldı.

Yayın Tarihi : 29.05.2014

Anadolu Ajansı tarafından düzenlenen "Kürtçe Habercilikte Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştay"ı, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve  Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker' in de katılımlıyla AA Konferans Salonu'nda başladı. Açılış konuşmasında AA ve TRT Şeş'in çalışmalarını önemsediğinin altını çizen Bakan Eker, "(Anadolu Ajansı ve TRT Şeş) Araştırma merkezi gibi, neredeyse Kürtçe araştırma merkezi gibi çalışıyorlar. Bugünkü çalıştay, habercilik anlamında karşılaşılan bu manadaki sorunlar da dahil olmak üzere birçok sorunu dil açısından gündeme taşıyacak, bunlara çözümler getirecek bir etkinlik. Bu bakımdan son derece anlamlı" şeklinde konuştu.


Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, çalıştayın hayırlı olması temennisinde bulunan Bakan Eker "Türkiye, 80-90 senelik bir gecikmeyle bu arada bu gecikmenin bir sürü bedelini ödemiş, bir sürü göz yaşı dökmüş, bir sürü kan akıtmış bir hadiseyi bugün tamir etme, düzeltme, normalleşme sürecinde" dedi.

 

İsmet Özel'in "Kanla Kirlenmiş Evrak" şiirinden mısralar okuyan Bakan Eker, şiirin " Ve simdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim" dizesiyle sona erdiğini anlattı. Bakan Eker, "Bizim aslında hükümet olarak Türkiye'nin birçok tarihsel problemine neşter atıp bunu çözmek ve bu medeniyet havzasında yaşayan bütün kavimlerin, dillerin, etnik unsurların, hepsinin bir arada yaşayabileceği zemini oluşturma yönünde attığımız adımlar bu bakımdan anlamlı ve önemli. Kürtçe ile ilgili atılan bu adımları bu bakımdan önemsiyorum, anlamlı buluyorum" diye konuştu.


Türkiye'nin bir imparatorluk bakiyesi olduğunu ifade eden Bakan Eker, medeniyet havzasında birçok dil ve inancın barış içerisinde yaşadığını, barışın kodlarının medeniyetin esasını oluşturan şehirler ve onlara hayat veren dinden geldiğini, köklerini oradan aldığını anlattı. Din-şehir ve medeniyet ilişkisinin önemli olduğunu vurgulayan Bakan Eker, "Ama biz ne zamanki bu kodları kaybettik o zaman bir takım sorunlar yaşamaya başladık. Bu ağır kanamalı süreç, uzunca bir süre içten içe büyüyen bir yara olarak kendini hissettiren, hissedilen ama kendini çok dışarıdan fark ettirmeyen ama son 30 yılda iyice açık kanamalı bir yaraya, bir probleme dönüşen konu da aslında bunun yansımalarından, sonuçlarından birisi" değerlendirmesinde bulundu.


Türkiye'de medrese eğitiminde Kürtçe, Türkçe, Farsça ve Arapça'nın öğretildiğini belirten Bakan Eker, ailesinin medresede eğitim gördüğünü, özellikle babasının Arapça, Farsça, Kürtçe ve Türkçe'yi orada öğrendiğini, konuşup yazabildiğini söyledi. Türkiye'nin kültür devrimi yaşadığını anımsatan Bakan  Eker, şunları kaydetti: "Alfabe değişti, bu bir manada bölünme meydana getirdi. Dilde bir farklılaşma meydana getirdi. Soranice ve Kırmanci'den birisi latin alfabesiyle, öteki Arap alfabesi üzerinden öğreniliyor, öğretiliyor. Bunun da kendi başına sorunlardan birisi olduğunu tartışacağız bu çalıştayda. Habercilik özü, tarifi itibariyle zaten zordur. Ama henüz kullanımı, akademisi Türkiye'de tam olarak gelişmemiş, dolayısıyla da ortak kullanımı, kodları henüz tam olarak tayin edilmemiş Kürtçe dilinin kullanımında habercilik, çok daha başka sorunlarla yüz yüze geliyor. Ben gerek TRT Şeş'in gerek Anadolu Ajansı'nın ikisi de güzide devlet kurumu, ikisinin de yöneticilerini, genel müdürlerini başta olmak üzere özellikle kutlamak istiyorum, Elbette ki bir siyasi iradenin tezahürü ve yansımasıdır bu projeler. Siyasi iradenin desteği, kararlılığı ve her şeye rağmen bütün muhalefete rağmen bu kararlı duruşu olmazsa bu projeler hayata geçmezdi. Bu iki kurumun başında bulunan arkadaşlarımızın ekipleriyle birlikte bu projelerin hayata geçmesinde, uygulanmasında büyük katkıları var. Bu iki kurum, gerek TRT Şeş gerek Anadolu Ajansı, Kürtçe' nin birer araştırma merkezi fonksiyonu görmesine vasıta oluyor. Bu da çok önemli.  Akademik manada elbette ki, Kürdoloji bölümünün çalışmaları, yaptıkları yayınlar, verdikleri eğitimler son derecede önemli gerek lisans ve gerek yüksek lisans boyutunda"dedi.


Kürtçe konusundaki çalışmaları nedeniyle Mardin Artuklu ve Muş Alparslan üniversitelerini kutlayan Bakan Eker, onların çalışmalarına paralel olarak TRT Şeş'in geliştirdiği dilin, gerçekte anadili Kürtçe olan ve bunu unutmaya yüz tutmuş, bunu sosyal ve modern hayattaki yerlerine oturtmakta zorlanan genel izleyici kitlesinin de bir dil öğrenme düzeyine ulaşmasına yardımcı olduğunu söyledi


Başbakan Yardımcısı Arınç'a kendisine bağlı kurumlarda bu tür projelerin gerçekleştirilmesine verdiği destekten dolayı teşekkür eden Bakan Eker, Anadolu Ajansı ve çalıştaya katılan akademisyenleri de tebrik ederek, konuşmasını Kürtçe sözlerle bitirdi.